çek bir tabure dalikanlı
“çek bir tabure delikanlı…” diye başladı söze…yorgundu ihtiyar, soluklarında kırıklar vardı, saçları beyaza çalmıştı, sırtında sade kahve renginde mont, içinde kolsuz siyah deri yelek, ağzında ya hiç yanmamış ya da hiç sönmemiş sarma, gözleri uzak ve kulaklarında uçsuz bucaksız delikler… sırtı gergin, karnı içerde, ama efelik var serde, işte bu yüzden sağ omuz hafif yukarda…