başka neyi sevelim

kırıkkale’den bi arkadaşımız sosyal medya cihazıyla feryat etmiş: “Şampiyon olamayan takımları, iktidar olamayan partileri, gözlerine bile bakamadığımız kızları sevmedik mi hep?”yıllar önce birisi bana sormuş: “neyini seviyorsun bu kadar?”, verdiğim cevabı hala iğneleyerek hatırlar “başka neyi sevelim ki?”“aşk değil, sevgi değil, beşiktaşım; delilik bu…”sizin olamayan birşeyi delicesine sahiplenmek gibi manyaklıklarımız var. belki de gerçekten pek…

Söz bizde.. Beste bizde..

Aslında Konunun geçmişi çok eskiye dayanıyor. Anlat anlat bitmeyecek bir konu tam olarak neresinden gireceğimi de kestiremiyorum. Havva annemizin adem babamızı kandırmasına dayanır kimilerine göre. Kimilerine göre farklı gezegenlerden gelmeye. Oraya girmeye de çok gerek yok aslında zaten girsek de çıkamayız.Biraz bencillik yapıp doğrudan işin beni ilgilendiren noktasından oyuna girmek istiyorum. Malumunuz şikeydi oydu buydu…

çek bir tabure dalikanlı

“çek bir tabure delikanlı…” diye başladı söze…yorgundu ihtiyar, soluklarında kırıklar vardı, saçları beyaza çalmıştı, sırtında sade kahve renginde mont, içinde kolsuz siyah deri yelek, ağzında ya hiç yanmamış ya da hiç sönmemiş sarma, gözleri uzak ve kulaklarında uçsuz bucaksız delikler… sırtı gergin, karnı içerde, ama efelik var serde, işte bu yüzden sağ omuz hafif yukarda…

En büyük etken sistemsizlik

Beşiktaş’ın bütün branşlarına etki eden maddi sıkıntı, Bayan Basketbol’un önüne de set çekmiş durumda. Maddi sıkıntılara Türk oyuncular ne kadar göğüs gerse de, asıl amaçları para kazanmak olan yabancı oyuncular bu duruma fazla katlanmayıp, başka ülkelere yöneliyorlar. Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nü dışarıdan gözlemleyenler son günlerde her şeyin en iyi şekilde ilerlediğini düşünebilir. Quaresma ve Guti transferleri,…

İyi güzel de…

Biz taraftar olarak çok mu şey bekliyoruz acaba? (Tabi çoğu taraftar bugün beklediği tek şeye kavuştu, geri kalanlarda Robinho bekliyor) Quaresma transferinin doğru ve başarılı bir olduğunu bir önce yazdığım postta anlattım. Ancak Beşiktaş futbol kulübü değildir ve sadece futboldan ibaret değildir. Eğer bugün Beşiktaş olarak 10’dan fazla branşta yer alıp, mücadele ediyorsanız ve yüzde…

Özverinin karşılığı bu mudur?

Beşiktaş’ın amatör branşlarının sorunları, gösterilen yönetim biçimleri sayesinde giderek trajik bir olay halini almaya başladı. Şubelerden sorumlu kişilerin gösterdiği yönetim beceriksizliği yüzünden, Türk sporunun her alanına seneler boyunca büyük katkı yapmış, gelişimine yardımcı olmuş Beşiktaş Jimnastik Kulübü, spor kamuoyu, rakip takımların yönetici ve camiaları tarafından örnek alınan bir yapı halindeyken, yaşanan mesnetsiz olaylar sebebiyle gülünç…

En Kötü Gün

“İyi günde, kötü günde sapına kadar Beşiktaşlıyız!” Senelerdir bu tribünlerde haykırarak söylenir bu beste. Bugün bunu kanıtlamak için takımı meşalelerle karşılayacaktık, şampiyonluğa giderken yaptığımız gibi… Beşiktaş’ı yakmak için şampiyon olmamız gerekmediğini, Beşiktaş’ı yakacak ateşin kaynağının bu deli sevda olduğunu anlatmak için… Televizyonlarda bahsedildi; ” Beşiktaş taraftarı, takımının kötü günde yanında olduğunu gösteriyor” diye. Girdik stada…

toplumsal mastürbasyon

evet bu memlekette küfür var, bu memleketin insanları küfreder, sayar söver… evet bu dilde küfürler var, hakaretler var… evet bu sokaklarda kavgalar var… evet bu memlekette adaletsizlik var… evet bu şehirde kötü işler çirkin şeyler var… evet kaldırımda çöpler var, evimizin önünde köpek pislikleri var… evet insanlar ölüyor, evlatlar yitip gidiyor, can acıtan çok fazla…

hiçbir şey güzel değildi senin gözyaşlarından

atom karıncanın öğrencileri, kırmızı formalarla, dengine getirip puan almak için çıkmışlar. takımın defans arkasını zaptedemeyince, bir de ağır kalınca bir gol bulmuşlar, bir penaltı yaptırmışlar, sonra gol de kaçırmışlar… ulan şampiyonluk gidiyor derken “üç gol atarız şimdi, alırız biz bu maçı” diyen adamı dokuz köyden kovarlar; o an nereden bileceksin doğruyu söylediğini?yüklenmişsin, olmamış; yüklenmişsin olmamış;…